Shinki Listesi [Ketsuen]
1 sayfadaki 1 sayfası
Shinki Listesi [Ketsuen]
Klan ismi: -Na
İsim: Mina
Boy:168cm
Kilo: 39kg
Yaş: 18
Cinsiyet: Kadın
Silah ismi: Yuuna
Silah tipi: İki adet zil
Özelliği: Kötülüğü yok olana kadar yakacak kara alevlere hükmediyordu bu zil. Denizleri köküne kadar kurutabilecek kadar harlı bir o kadar da nazik siyah alevleri vardı. Elinde tutarken isminin tersine bu soğuk havayı bile sıcak hissettiriyordu. Sonundaysa Ketsuen'i havalandırmıştı! Evet bu silah sadece yakma değil aynı zamanda kullanan kişiye uçma özelliği de veriyordu. Gök yüzünde süzülemese de kuşlar gibi havada hareket edebilir ve düşmesini engelleyebilirdi. Zili çalarken baktığı yerse kara alevlerle kaplanacaktı.
Görünüm:
Geçmiş:
Sarı saçlarla doğmuş bir kadındı Himiko, doğduğu yerden pek dışarı çıkmamıştı bu nedenle anlatılacak pek bir hikayesi de yoktu aslında. Mezarlıkları sık sık ziyaret eden iyi kalpli bir insandı aynı zamanda. Ailesini küçük yaşta veba nedeniyle kaybetmişti, bu nedenle bir akrabasının yanında kalıyordu. İyi insanlar denemezdi onlara ancak onu yetiştirmede eksik bir şey de bırakmıyorlardı. Mezarlıktaki kimsesizler için bile dua eden genç kızın kaderiyse belirsizdi.
On dört yaşına geldiğinde etrafındaki herkesten daha güzel bir kadın haline gelmeye başlamıştı bu nedenle taliplisi de çoktu. İçlerinden birisi evlenmek değil sahiplenmek isteyen genç bir tüccardı. İpek alıp satıyordu ve epeyce parası vardı, bu parayı amcasına teklif etmesi ile Himiko hayatının esaret dönemine başlamıştı.
Zengin adamların kuklası olarak kullanılmak üzere ona bir konak alınmıştı, amcası da onun üzerinden para kazanıyordu. Nefret ettiği bir hayat olmasına rağmen buna göğüs germişti lakin on sekiz yaşına geldiğinde onu tutan birisi köydeki deliye bedenini vermişti. Bunun tiksintisi ve acısı ile delirme noktasına gelen genç kadın konağı aleve verip dağlara kaçtı ancak becerilmekten başka bir sebeple kullanılmamış olan bedeni dayanıksızdı. Her ne kadar yüreği hala umutla dolu olsa da o mezarın olduğu yerde can vermişti.
Mezarı kazan kişinin kim olduğunu ruhu görmüştü, çocukken dua ettiği bir tanrıydı. Orkidelerle bezemişti mezarını ancak onu yanına almamıştı, etraftaki tüm ayakashileri kendi üzerine çekmiş ve dağı içinden parçalayarak huzurlu bir şekilde ölmesi için onu mezarda bırakmıştı.
İsim: Mina
Boy:168cm
Kilo: 39kg
Yaş: 18
Cinsiyet: Kadın
Silah ismi: Yuuna
Silah tipi: İki adet zil
Özelliği: Kötülüğü yok olana kadar yakacak kara alevlere hükmediyordu bu zil. Denizleri köküne kadar kurutabilecek kadar harlı bir o kadar da nazik siyah alevleri vardı. Elinde tutarken isminin tersine bu soğuk havayı bile sıcak hissettiriyordu. Sonundaysa Ketsuen'i havalandırmıştı! Evet bu silah sadece yakma değil aynı zamanda kullanan kişiye uçma özelliği de veriyordu. Gök yüzünde süzülemese de kuşlar gibi havada hareket edebilir ve düşmesini engelleyebilirdi. Zili çalarken baktığı yerse kara alevlerle kaplanacaktı.
Görünüm:
Geçmiş:
Sarı saçlarla doğmuş bir kadındı Himiko, doğduğu yerden pek dışarı çıkmamıştı bu nedenle anlatılacak pek bir hikayesi de yoktu aslında. Mezarlıkları sık sık ziyaret eden iyi kalpli bir insandı aynı zamanda. Ailesini küçük yaşta veba nedeniyle kaybetmişti, bu nedenle bir akrabasının yanında kalıyordu. İyi insanlar denemezdi onlara ancak onu yetiştirmede eksik bir şey de bırakmıyorlardı. Mezarlıktaki kimsesizler için bile dua eden genç kızın kaderiyse belirsizdi.
On dört yaşına geldiğinde etrafındaki herkesten daha güzel bir kadın haline gelmeye başlamıştı bu nedenle taliplisi de çoktu. İçlerinden birisi evlenmek değil sahiplenmek isteyen genç bir tüccardı. İpek alıp satıyordu ve epeyce parası vardı, bu parayı amcasına teklif etmesi ile Himiko hayatının esaret dönemine başlamıştı.
Zengin adamların kuklası olarak kullanılmak üzere ona bir konak alınmıştı, amcası da onun üzerinden para kazanıyordu. Nefret ettiği bir hayat olmasına rağmen buna göğüs germişti lakin on sekiz yaşına geldiğinde onu tutan birisi köydeki deliye bedenini vermişti. Bunun tiksintisi ve acısı ile delirme noktasına gelen genç kadın konağı aleve verip dağlara kaçtı ancak becerilmekten başka bir sebeple kullanılmamış olan bedeni dayanıksızdı. Her ne kadar yüreği hala umutla dolu olsa da o mezarın olduğu yerde can vermişti.
Mezarı kazan kişinin kim olduğunu ruhu görmüştü, çocukken dua ettiği bir tanrıydı. Orkidelerle bezemişti mezarını ancak onu yanına almamıştı, etraftaki tüm ayakashileri kendi üzerine çekmiş ve dağı içinden parçalayarak huzurlu bir şekilde ölmesi için onu mezarda bırakmıştı.
Statlar:
Sınırlama (境界線, kyoukaisen):95
Hapis-Arındırma (獄, goku):95
Kısıtlama (縛, baku):90
Gölge (陰, in):82
Metanet (安定, antei):99
S[Rank] shinki
Sınırlama (境界線, kyoukaisen):95
Hapis-Arındırma (獄, goku):95
Kısıtlama (縛, baku):90
Gölge (陰, in):82
Metanet (安定, antei):99
S[Rank] shinki
Geri: Shinki Listesi [Ketsuen]
Klan ismi: -Na
İsim: Kaina
Boy:188cm
Kilo: 77kg
Yaş: 58
Cinsiyet: Erkek
Silah ismi: Haruchina
Silah tipi: Katana
Özelliği: Sahibini korumakla lanetli kılıç.
Görünüm:
Geçmiş:
Ketsuen sözleri söylerken kendisini hareket ettiremediği bir bedende görmüştü. Anıların zihnine zerk edişi bu sefer farklı bir hal almıştı. Özellikle ölümü kabul ettiği o son anı görüyordu. Yavaşça oturmuştu titreyen ayakları, korkmuyor değildi Haruchika. Kendisinin korkusunu bastırmak için dilini ısırıyordu bir yandan. Acısıyla korkuyu ne kadar bastırmayı denese de bu konuda başarılı olamıyordu.
Onurlu bir ölümün olmadığının kendisi de farkındaydı. Oğlunun yüzünü görmüştü beyaz tateminin üzerine dizlerinin üzerinde otururken. Onun savaşmasını istediğini biliyordu ancak bir baba kendi cesedi düşmeden oğlunun ölümünü kaldıramazdı. Ona her şeyi öğretmeye çalışmıştı, at binmeyi öğretirken ilk düşüşü aklına gelmişti. Son da olmamıştı elbette, Mitsuhide hiç bir zaman tam anlamıyla bir binici olamamıştı.
Ketsuen'in kalbi acıyordu zira ölüme giden birisinin hissettiklerini hissediyordu her sözünde. Uyku gibiydi bu sefer gördüğü anılar, dünyada zaman normal işliyordu ancak onun anıları belki yıllarca anlatılacak duygular ve düşünceler içeriyordu. Ölmekten her insanın korktuğu gibi o da korkuyordu ancak oğlunun anılarını gördükçe mutlu oluyordu, aynı zamanda da onu koruyabildiği için ölümü onurlu olmasa da son saniyesine kadar başını dik tuttuğu için onurlu bir hayatı olduğunu düşünüyordu.
Sonunda dizlerinin üzerine oturduğunda sırtında bedeni yıkılmasın diye konmuş tahtayı topukları ile sabitlemişti. Tek duyabildiği şey oğlunun sesiydi, arada bir de nefes alış verişini duyuyordu ancak oturduğunda sakinleşmişti sonunda. Veda mektubunu iç cebinden çıkardıktan sonra köşeye koymuştu. O andan sonra hiç bir düşünce yoktu aklında sadece kılıcı midesine sokmuştu son kadehlerinin ardından.
Üstünü çıkarması ve kısa kılıcı midesine sokması arasında çok kısa bir süre vardı. Katlanılamaz bir acı içinde bulmuştu kendini Ketsuen, bir insanın kendi canına kıyması acı vericiydi ancak ölmesi çok yakından midesini ortadan ikiye kesmesinin bir tarifi yoktu. Kendisi bile gerçekle hayali ayıramıyordu.
İsim: Kaina
Boy:188cm
Kilo: 77kg
Yaş: 58
Cinsiyet: Erkek
Silah ismi: Haruchina
Silah tipi: Katana
Özelliği: Sahibini korumakla lanetli kılıç.
Görünüm:
Geçmiş:
Ketsuen sözleri söylerken kendisini hareket ettiremediği bir bedende görmüştü. Anıların zihnine zerk edişi bu sefer farklı bir hal almıştı. Özellikle ölümü kabul ettiği o son anı görüyordu. Yavaşça oturmuştu titreyen ayakları, korkmuyor değildi Haruchika. Kendisinin korkusunu bastırmak için dilini ısırıyordu bir yandan. Acısıyla korkuyu ne kadar bastırmayı denese de bu konuda başarılı olamıyordu.
Onurlu bir ölümün olmadığının kendisi de farkındaydı. Oğlunun yüzünü görmüştü beyaz tateminin üzerine dizlerinin üzerinde otururken. Onun savaşmasını istediğini biliyordu ancak bir baba kendi cesedi düşmeden oğlunun ölümünü kaldıramazdı. Ona her şeyi öğretmeye çalışmıştı, at binmeyi öğretirken ilk düşüşü aklına gelmişti. Son da olmamıştı elbette, Mitsuhide hiç bir zaman tam anlamıyla bir binici olamamıştı.
Ketsuen'in kalbi acıyordu zira ölüme giden birisinin hissettiklerini hissediyordu her sözünde. Uyku gibiydi bu sefer gördüğü anılar, dünyada zaman normal işliyordu ancak onun anıları belki yıllarca anlatılacak duygular ve düşünceler içeriyordu. Ölmekten her insanın korktuğu gibi o da korkuyordu ancak oğlunun anılarını gördükçe mutlu oluyordu, aynı zamanda da onu koruyabildiği için ölümü onurlu olmasa da son saniyesine kadar başını dik tuttuğu için onurlu bir hayatı olduğunu düşünüyordu.
Sonunda dizlerinin üzerine oturduğunda sırtında bedeni yıkılmasın diye konmuş tahtayı topukları ile sabitlemişti. Tek duyabildiği şey oğlunun sesiydi, arada bir de nefes alış verişini duyuyordu ancak oturduğunda sakinleşmişti sonunda. Veda mektubunu iç cebinden çıkardıktan sonra köşeye koymuştu. O andan sonra hiç bir düşünce yoktu aklında sadece kılıcı midesine sokmuştu son kadehlerinin ardından.
Üstünü çıkarması ve kısa kılıcı midesine sokması arasında çok kısa bir süre vardı. Katlanılamaz bir acı içinde bulmuştu kendini Ketsuen, bir insanın kendi canına kıyması acı vericiydi ancak ölmesi çok yakından midesini ortadan ikiye kesmesinin bir tarifi yoktu. Kendisi bile gerçekle hayali ayıramıyordu.
Statlar:
Sınırlama (境界線, kyoukaisen):99
Hapis-Arındırma (獄, goku):99
Kısıtlama (縛, baku):01
Gölge (陰, in):01
Metanet (安定, antei):99
X[Rank] Lanetli shinki
Sınırlama (境界線, kyoukaisen):99
Hapis-Arındırma (獄, goku):99
Kısıtlama (縛, baku):01
Gölge (陰, in):01
Metanet (安定, antei):99
X[Rank] Lanetli shinki
Similar topics
» Shinki Listesi [Altemur]
» Shinki Listesi [Alveor]
» Shinki Listesi [Midori Kaage]
» Kayıp Güzellik [Ketsuen]
» Karakter Yaratımı: Ketsuen
» Shinki Listesi [Alveor]
» Shinki Listesi [Midori Kaage]
» Kayıp Güzellik [Ketsuen]
» Karakter Yaratımı: Ketsuen
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz